Pazar, Şubat 24, 2008

İnci 3 yaşında...

Günlüğünü ihal ettiğim gibi kendisini de ihmal ettiğim canım yavrum, prensesim şubatın 10'unda 3 yaşını doldurdu.

O artık tam bir abla. Bıcır bıcır konuşan, cevaplarıyla, sözleriyle bizi şaşkına çeviren bilmiş şımarık böcek. :)

Bir sürü kardeşim olsun diye diye bir sürü kardeşi olan ve onlar doğduğundan beri mecburen ihmal edilen, kimse benimle uğraşmıyor diyerek bin türlü naz yapan bir melek...

Kreşten dolayı sürekli hasta olduğu, her sabah ben okula gitmiyceeem diye ağladığı ve özellikle de kardeşleri de hasta olmasın diye okuldan alınan, artık evde oturan ev kuşu, anne kuzusu...

Anne hani beraber kurabiye yapıyorduk çok özledim diyen ve bugün tekrar eskisi gibi beraber kurabiye yaptığımız için çok ama çok mutlu olan minik kuzu...

Dün beraber kaçamak yaptığımız deniz kenarında gezip, denize taş attığımız, yazın kardeşlerimle geliriz diyen can...

Kucağıma yatıp benim de gazımı çıkar diyen, numaradan gak gak yapan kıskanç böcek...

Bacağıma çıkıp, oturdum, yattım, salla diye gülen koca bebek...

Kardeşlerini çok seven, bir sürü kardeşi olduğu için sen şanslısın dediğimiz ve ben şanslıyım diyen ama ihmal edildiği için isyan eden kuzu...

En güzel zamanında seninle yeterli ilgilenemediğim için çok ama çok üzgünüm yavrum, ama bil ki seni çok seviyorum. Sen her zaman benim göz bebeğimsin, canımın içi, ilk göz ağrımsın...