İnci'nin en çok söylediği cümlelerin başında "anne kucak" ve "anne kalk" geliyor. Bunların haricinde herşeyi konuşuyor, dört beş kelimeli devrik cümleler kuruyor. Söyledikleri ve yaptıklarıyla bizi sürekli güldürüyor.
Benim oturmama hiç tahammülü yok, akşamları rahat vermiyor, eğer bir şey istiyorsa bıktırana kadar anne kalk diyor, o yüzden bu kelimeden oldukça sıkıldım.
Kendini sevdirmek istediğinde de sarılıp; "bebeğim", "kujum", "böceğim" diyor. Ben de peşinden tekrar ediyorum, bebeğim, kuzum, böceğim, canım diye... Sürekli seviliyor zaten ama eğer bir şeye kızdıysam zorla üstüme çıkıp sarılıp bu şekilde kendini sevdiriyor. Bu ara küçük hanım şımarıklık belirtileri de gösteriyor. Gittiğimiz ortamlarda da sevilince hemen dili ağzından dışarıya çıkıp oralarda geziniveriyor.
Yeme içmeyle, banyoda başını yıkamayla ve de saçlarını taramayla ilgili sorunlarımız var.
İştahsızlık başlıca problemimiz. Sonunda uzman bir doktora götürebilirim. Çünkü doğruları yaptım olmadı, yanlışları yaptım olmadı, artık ne yapacağımı bilemiyorum.
Banyo yaptırırken en son başını yıkıyorum. Başa gelene kadar herşey iyi gidiyor ama iş başa gelince kıyamet kopuyor. Yüzünden sular akmasından çok rahatsız oluyor, panikliyor sanki. Başını geriye doğru kaldırırsa akmayacağını anlattım ama yapmıyor.
Saçları dalgalı olduğu için en rahat banyodan sonra taranıyor, güzelce tarayıp kurutuyoruz. Onun dışında asla taratmıyor. Ne kadar canını yakmayacağımı söylesem de kendini sağa sola attığı için tarak takılıyor ve canı acıyor. Zaten saçlar birbirlerine öyle dolanıyor ki çocuk haklı.
Öyle nazlı bir çocuk oldu ki, şaşırıyorum. Ay acıyor, itti, vurdu vs vs... Başka çocuklarla beraber olunca çok fazla itilip kakılabiliyor. O da daha ortada bir şey yokken kendini çekiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder