İnci hakkında yazacak o kadar şey var ki onun günlüğünü ihmal ettiğim için kendime çok kızıyorum.
İyi çok şükür kazayı ucuz atlattık keyfimize bakıyoruz şimdi, yanımda mama sandalyesinde oturmuş simit yiyor bir yandan da bebeğine yediriyor hammm hammm diye... :) Ne zaman Kızılay'a gitsek ona simit alıyorum, bazen biraz kemiriyor bazen de yiyor.
Sabah da kahvaltıda kesip önüne koyduğum yumurtaları vuuu vuuu diye havada uçurup ağzına atıyordu. Babasının heveslenip bir parça yedirmesiyle olay bitti, tüm parçaları o uçurup İnci'nin ağzına vermek zorunda kaldı :))
Küçük hanım istediğini yaptırma olayını çözdü, şu anda istediğini yapmam için bana numaradan ağlamalar yapıyor. Bunu bu ara çok sık yapmaya başladı. Bundan nasıl vazgeçireceksem bir an önce öğrenmeliyim. Olayı iyice abartıp katılma durumuna getiriyor bazen... Ciddi diretiyorum istediğini yapmamak için ama o da diretiyor, sonunda dayanamıyorum...
Sandalyeden kucağıma terfi etti... Ayy ayyy diye bebeğini seviyor, bu yeni sevme modası...
Sokakta gezerken beni sevme krizi tutuyor ve ayy ayyy diye sarılıp seviyor, öpüyor. Geçen gün kadının biri ne oluyor öyle ayy ayy diye döndü baktı bizimki beni seviyor, güldü. Gerçekten de çok komik oluyor...
Kucağımdan inip oyuncaklarıyla oynamıyor eskisi gibi, eğer indirirsem gene o ağlama krizi, katıla katıla... En iyisi beraber kalkmak, bu günlük bu kadar...
2 yorum:
Nazlarının kime ve ne şekilde geçeceğini keşfetmeleri hiç de uzun sürmüyor di mi? :)
Papatyacım, hem de nasıl, anında keşfediyorlar..
Zaten bizimki inat daha doğduğundan beri, ağlasın boşver alma derler ya, bir gün denedim inan asla vazgeçmedi, ağlamaktan su kesti..
Yorum Gönder